Din ve Maneviyat

Letaiful İşarat 3

Amacımız .fb2 formatında bir kitap okumanıza yardımcı olmaktır. Böylece Letaiful İşarat 3 kitabını kolayca açabilir ve Abdulkerim El Kuşeyri ile diğer birçok kitabı okuyabilirsiniz. Bu biçim, Letaiful İşarat 3 dahil olmak üzere elektronik kitap okumak için bir yazılım üreticisi olan birçok yayıncı tarafından yaygın olarak desteklenmektedir. Kitapları FictionBook formatında saklamanın destekçilerinin temel amacı, bir FictionBook format dosyasını {{title} da bulabileceğiniz diğer popüler formatlara kolayca (otomatik olarak dahil) dönüştürme yeteneğiyle Letaiful İşarat 3 kitabının yapısını açıkça saklamaktır. } Web sitemizde. İşleme sırasındaki bu depolama, kitapları başka bir biçimde depolamaktan çok daha az zaman ve çaba gerektirir. En önemlisi, FictionBook formatı Letaiful İşarat 3 gibi kurgu için uygundur. Bu biçim, e-kitapların ve "okuyucuların" artan popülaritesi ile birlikte popülerlik kazanmaktadır. Bu nedenle, Letaiful İşarat 3 kitabını bu biçimde indirmenizi öneririz. Dahası, neredeyse her cihazda açabilirsiniz. Bu biçim sayesinde Letaiful İşarat 3 kitabı, hareket halindeyken veya canlı bir kitap alamayacağınız veya bir dizüstü bilgisayarda açamayacağınız alışılmadık bir yerde okumak için çok uygun olan tabletinizin veya akıllı telefonunuzun ekran boyutuna otomatik olarak ayarlanır.


Biçimi seçin
pdf ibook epub

Almanca Türkçe, Arapça Türkçe Bediüzzaman Said-i Nursi Jules Verne Fransızca Alfa Yayınları; 1. baskı İngilizce Independently published Stefan Zweig Komisyon Arapça Kolektif Monogram Sketchbook Hinterland Pegasus Yayınları; 1. baskı Doğan Egmont Yayıncılık; 1. baskı İş Bankası Kültür Yayınları; 1. baskı Yapı Kredi Yayınları; 1. baskı

Letaiful İşarat 3

zip 6.81 indir
rar 3.92 indir
pdf 15.43 indir
ibook 11.62 indir
epub 15.47 indir
fb2 15.81 indir
Yazar Abdulkerim El Kuşeyri
İsbn 10 6055457784
İsbn 13 978-6055457785
Sayfa sayısı 632 sayfa
Yayın Evi İlk Harf Yayınevi; 1. baskı
Dil Türkçe
Boyutlar ve boyutlar 22 x 3 x 16,5 cm
tarafından gönderildi 1 Ocak 2013

Eserde kullanılan dilin en önemli biçimsel özelliği, yoğun bir şekilde seci sanatına baş vurulmuş olmasıdır. Bu özellik, müellifin Arap dili, belagati ve edebiyatı ile alanın kavramlarına olan hakimiyetini ortaya koyması bakımından olumlu; seci kaygısıyla yer yer birtakım zorlamalara ve tekrarlara yol açması bakımından ise olumsuz değerlendirilebilir.Çok miktarda mecazlı ve teşbihli ifade ve terkipler kullanılmıştır. Bu, müellifin Arap dili belagatındaki derinliğini göstermekte, ancak söylediklerinin anlaşılmasını kısmen zorlaştırabilmektedir.Zaman zaman ayetlerin sözlük ve gramer izahlarına da yer verilmiştir.Çok miktarda eşanlamlı kelime kullanılmıştır. Müellif, bunu seci sanatı uğruna yapmak zorunda kalmıştır.En fazla kullanılan tasavvufî terimler; hak, şuhûd, müşahede, nefis, kalp, sır, latîfe, latâif, tarîk, edeb, mürid, irade, zahir, batın, marifet, mahabbet, ubûdiyet, rubûbiyet, safâ, mahv, sahv, fenâ, bekâ, kurb, vuslat, firak, hicab, nur, ilham ve keşif gibi lafız ve tabirlerdir.Ahkâm yönü olan ayetlerde önce fıkhî izaha yer verildikten sonra işaret tefsirine geçilmiştir.Gerektiğinde ayetin ayetle veya hadisle tefsiri de yapılmıştır.Çok sayıda şiir örneğine yer verilmiştir. Bunlar arasında kendisine ait bazı şiirler de bulunmaktadır.Az sayıda da olsa bazı ayetlerin tefsiri yapılmamış ve eserin Arapça aslında bunlara yer verilmemiştir.Münasebet düştükçe kelamî izahlar da yapılarak ehl-i sünnetin görüşleri ısrarla savunulmuştur.Bir ayetin hem ilmi hem de işaret tefsirine yer vereceği zaman önce tefsir alimlerinin izahına değindikten sonra kendisinin yaptığı işaret tefsirine geçmiştir.Ayrıca;Bu eserde müellif, tefsir, fıkıh, kelam ve edebiyat alanlarındaki bütün ilmi birikimini kullanarak tasavvufî kavramları ve ilham ya da sezgi merkezli işarî yorumları, önce tefsirini yapmakta olduğu ayetle, ardından varsa konuya uygun başka bir iki ayet veya hadisle, sonra da uygun bir şiirle temellendirmektedir. Öte yandan istihraçta bulunduğu tasavvufî kavramlar ve işarî yorumların gerek akait gerekse de fıkıh prensipleri açısından, ehl-i sünnet çizgisine uygun olmasına özen göstermektedir. Bu sayede müellif, kendisinden önceki ve sonraki işârî tefsirlerin tenkide maruz kalan aşırılıklarından başarıyla korunabilmekte, onların düştüğü hatalara düşmemekte ve yorumlarını, değişik tabirlerle de olsa nefis tezkiyesi ve Allah’a kavuşup O’nu görmede yoğunlaştırmaktadır.Nihayet bir kulun varabileceği manevî zirveyi, "Hakk’ı Hak ile görmek" şeklinde tanımlanan "şuhûd" kavramıyla ifade etmektedir. Bu arada müellif, çoğu zaman bir ayetin birden fazla yorumuna yer vermekte, ancak farklı yorumların sahiplerine ismen değinmemektedir. İsmen zikrettiği yegane şahsiyet, bu eseri ortaya koymasında en büyük ilham kaynağı olan şeyhi Ebû Ali ed-Dakkâk’tır. Zira Kuşeyrî, şeyhiyle tanışmadan ve 434/1042 tamamladığı bu tefsirin telifinden önce 410/1019 yılında "et-Teysîr fî ilmi’t-tefsîr" adıyla, ilmi esaslara uygun ve "et-Tefsîru’l-kebîr" olarak da bilinen klasik bir tefsir telif etmiştir.,Ürünün baskısı görseldeki ile farklılık gösterebilir.

Son kitaplar

İlgili kitaplar